BİR YAZILIM MÜHENDİSİNİN ANALİST OLMA GÜNLÜĞÜ

Yazılım mühendisliği; yazılım geliştirme ile ilgilenen mühendislik dalıdır. Yazılımı günlük hayatımızda telefondan pos cihazlarına, kart dolum cihazlarından, atmlerde yaptığımız işlemlere kadar sık sık kullanmaktayız.

Ben yazılım mühendisliğinden mezun olan bir birey olarak neden ve nasıl analistliği seçtiğimi ve bunun bana kattıklarını anlatacağım.

Hazırsanız ilk olarak İş Analizi’nin ne olduğu ile başlayalım ve devam edelim.

İş Analizi; bir işin tüm gereksinimlerinin belirlenmesi sürecini, bu gereksinimlerin gerçekleştirme aşamasında ve sonrasında incelenmesini kapsar.

İş Analisti Kimdir?

İş Analisti, iş gereksinimlerini detaylıca belirleyen, var olan sorunları ya da olabilecek sorunları, riskleri ön görerek çözüm üreten ve yapılan işin süreçlerini değerlendirmede rol oynayan kişidir.

Analistler; finans, bankacılık, sigorta, telekom, kamu hizmetleri, yazılım hizmetleri, hükûmet vb. gibi farklı sektörlerde çalışabilirler.

Bir yazılım mühendisi olarak analistliğe başlangıç maceram, 2019 yılında ilk staj yaptığım yerde başladı. Yazılım geliştirmek ve proje yöneticiliği yapmak arasında kafam oldukça karışıktı. Çünkü daha önce sürekli ve detaylı olarak bir yazılım geliştirme projesinde yazılım geliştirici olarak çalışmamıştım ama okuduğum bölümü seviyor ve bu alanda ilerlemek de istiyordum. Bunun yanı sıra, proje yönetimi için dil bilgisini iyi kullanabildiğimi ve iş planlamasını iyi yapabildiğimi de biliyordum.

Staja başladığımda, geliştirilmek üzere olan bir yazılımı test etmekle başladım. Yapılanları, kullanılan terimleri anlamaya çalışıp, üniversitemin ders içeriklerinde öğrendiklerimi bir süre birleştirmeye çalıştım. Manuel testing ile başladığım staj maceram sonrasında analistlik ve mevcut bir projenin yönetilmesi olarak 2.5 yıl kadar devam etti.

2.5 yılın sonunda, yazılım geliştirici olarak da kendimi denemek istedim ve Frontend Developer olarak çalışmaya başladım. Analistlik ve proje yöneticiliğinden sonra yazılım geliştirme bölümüne geçmek benim için hiç de kolay olmadı. Bir projenin nasıl yönetildiğini, proje içerisindeki yazılım geliştiricilerin nasıl yönlendirilmesi gerektiğini biliyorken, yazılım geliştirici olarak bilgisayar başına geçtiğimde kafamda dönen tek soru “Evet bir projeyi yönetebiliyorum ama yazılım içerisinde ve yazılım dilini kullanarak bir proje nasıl yöneteceğim?” olmuştu. İş için gereken algoritmayı kurabiliyordum; ama bu işin gerçekleşmesi için “Hangi konu ile bu sorunu çözebileceğimi ve nasıl bir yol izlemem gerektiği” konularında tıkanıklıklar yaşadığımı farkettim.

Hem analist olarak hem de kısa bir dönem bile olsa yazılım geliştirme projesinde yer alan bir yazılım geliştirici olarak şunu söyleyebilirim ki işi öğrenmeye yeni başlayan bir bireyin yanında, ona destek olabilecek, yol gösterebilecek ve kolaylıkla ulaşabileceği kıdemli bir uzmanın kısaca iyi bir mentorun olması gerektiğidir. İyi bir mentor olmadığı durumlarda bireyler kendilerini daha da yetersiz görebildiği için özel hayatları da bundan oldukça etkilenmektedir. Bu durumdan ötürü ben de özel hayatımda plansızlaştığımı ve daha da dağınıklaşmaya başladığını gördüğüm için iyi bildiğim ve yapmaktan keyif aldığım iş analistliğine geri dönme kararı aldım.

Eğer yazılım geliştirme yolunda bir adım atmamış olsaydım, sürekli olarak kafamda “yazılım mühendisisin ve yazılım geliştirmiyorsun” cümlesi beni esir alacaktı. Ben denedim ve şunu gördüm ki meslek seçimi büyük oranda insanın kendi karakteri ile doğru orantılıdır. Denemiş olmasaydım, analistliği sevdiğimi göremeyecek ve hep aklımdaki o tek bir soru cümlesine takılı kalacaktım.

Umarım siz de denemekten vazgeçmezsiniz. Çünkü ikilemlerinizi yalnızca kendinizi deneyerek çözebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir