Mavi ışıktan korunmak için nelere dikkat etmeliyiz?

Gün içerisinde kaç saat telefonunuza ya da bilgisayarınıza baktığınızı biliyor musunuz? Ofis çalışanları, ortalama 8-10 saat arası bilgisayar ve telefonlarından gelen mavi ışığa maruz kalıyorlar. Bunun yanı sıra pandemi süreciyle birlikte, sadece iş hayatı değil, eğitim ve sosyal hayatın da ekran önüne taşınmasıyla mavi ışığa maruz kalma süreleri oldukça arttı. Peki bu kadar uzun süre maruz kaldığımız mavi ışığın cildimiz ve vücudumuza olan etkilerine gelin hep birlikte bir bakalım…

Öncelikle mavi ışık nedir?

En basit tanımıyla; bilgisayar, telefon gibi teknolojik aletlerde bulunan ışıktır. Güneşin parlaklığından ilham alınarak tasarlanmış olan bu yapay ışık, bizler her ekrana baktığımızda beynimizin kendisini gün ortasında hissetmesini sağlıyor. İşte asıl zararları da tam olarak bu aşamada başlıyor. Enerji düzeyi oldukça fazla olduğundan dolayı olağanüstü zararlara yol açma ihtimali de artıyor. Teknolojik cihazlarda bulunan mavi ışıktan korunmak oldukça önemlidir. Bunun için gerekli önlemleri almazsak cildimize olan etkisini de gözle görülür derecede fark edebiliriz.

Mavi ışığın sağlığımıza en büyük zararı uyku hormonu salgılanmasını engellemesidir. Bu yapay ışık beynimizin melatonin yani uyku hormonu salgılamasını engelliyor. Özellikle akşamları uzun süre ekrana bakmak birçok kişide uyku bozukluklarına davetiye çıkarıyor. Uzun süreli mavi ışığa bakmak gözlerde kuruluk ve göz bozukluğuna da sebep olurken bu ışık doğrudan retinayı etkiliyor.

Güneşte doğal olarak bulunan bu ışık uyku düzenimizi bozmanın yanı sıra cildimizde de büyük zararlar yaratıyor. Son yapılan araştırmalar, bu yapay ışığın cilt sağlığımız için de büyük bir tehdit oluşturabileceğini ortaya koyuyor. Mavi ışığın beynimize gönderdiği sinyaller serbest radikallerin oluşmasını hızlandırıyor. Bu sinyaller ise kolajen ve elastik liflerinin azalmasına neden oluyor. Bu da cildimizin erken yaşlanması ile sonuçlanıyor. Ciltte renk değişiklikleri ve lekelenmeler oluşmaya başlıyor ayrıca cildin kendisini yenileme hızı da azalıyor. Bununla birlikte ince kırışıklıklar oluşarak, daha soluk ve mat bir görünüme sahip olunmasına neden oluyor. İleri süreçlerde ise bu sonuçlar cilt sarkmasına doğru ilerliyor.

Peki bu mavi ışıktan korunmanın yolları nelerdir?

  • Öncelikle mavi ışık kaynağı olan cihazlarla gün içerisinde ne kadar süre geçirdiğinizi tespit etmeniz ve bu süreyi mümkün olduğunca en aza indirmeniz gerekiyor.
  • Ekran parlaklık ayarlarını otomatik seçeneklerle kullanmayı tercih edebilirsiniz. Gündüz saatlerinde parlak ışık kullanırken, akşam saatlerinde ise sıcak ekran kullanmaya özen gösterebilirsiniz. Bu, beyninizin melatonin salgılamasına yardımcı olur ve cildinizin kendisini stres altında hissetmesini engeller.
  • Cildinize kaybettiği nemi geri kazandırmanız da oldukça önemlidir. Düzenli olarak cildinizin hem temizlenmesi hem de neme doyması için gerekli önlemleri almalısınız. Kaybedilen nemin geri kazanımı için en başta su tüketiminize dikkat etmelisiniz. Günde minimum 1,5 litre su içmeyi ihmal etmemelisiniz. Bunun dışında cilt tipinize uygun nemlendirici krem ve serumlarla da bunu destekleyebilirsiniz.
  • Güneş kremi kullanımı da bu süreçte en önemli detaylardan biridir. Dışarı çıkarken güneş koruyucu kullanma alışkanlığı yaygın olsa da aslında çoğu kişi iç mekanlarda da güneş kremi sürülmesi gerektiğini bilmiyor. Mavi ışığın etkilerinden korunmak istiyorsanız evde olsanız bile güneş koruyucu kullanmaya dikkat etmelisiniz.
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir